Hediye Kampanyamız:En fazla puan toplayan 3 kişiye 400TL'lik hepsiburada hediye çeki hediye ediyoruz..

Karne psikolojisi'ne dikkat

Özel Sani Konukoğlu Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Dr. Nüket Pamukçu, karne alacak çocukların hassas bir süreç yaşadıklarını anımsatarak, ailelerin çocuklarınakarşı bu süreçte daha dikkatli ve duyarlı olması gerektiğini söyledi.

Dr. Pamukçu, karnesindeki notları dikkate almadan, çocuğun koşulsuz sevildiğini en sıcak ve samimi bir şekilde ona hissettirmesi gerektiğini ifade ederek, "Karne alacakçocukların yanı sıra, anne ve babaların, hatta dedelerin, ninelerin de heyecanlı. Ancak son yıllarda bu heyecanın yerini kaygı ve korku aldı. Artık çocukların İlköğretim 1. sınıftan itibaren yarışa hazırlandığı, okuldan çok dershaneleregittiği, sosyal ve duygusal gelişimlerinin yetersiz olduğu, sadece akademik gelişimin bu kadar

yüceltilmesinin nedeni nedir? Kendi ruh durumunu kontrol altına alamayan anne-babalar, çocuğunu kendi kaygılarına kurban ve test eden veliler artık çok yaygın hale gelen bir durum olarak gözlenmektedir" dedi.

Çocuğun koşulsuz sevildiğinin ona hissettirilmesi gerektiğini anlatan Dr. Pamukçu, Fazla beklenti, öğrencide kaygı yaratır. Harika çocuk imajını kafamızda oluşturmamamız gerekir. Çocuğun kötü bir karnesi olabilir, ama kötü davranışlarının olmadığı göz önüne alınmalı ve çocuğun iyi yönleri ön plana çıkartılmalıdır. Başka çocuklarlakıyaslamak özgüveni ve benlik algısını olumsuz etkiler. Çocuk sevilmediği hissine kapılabilir. Çocuğun karnesine bakarak çocuk hakkında kişilik analizi yapmamamız gerekir 'bu

çocuk adam olmaz' gibi çocuğunuzun karnesi, onun kişiliğinin göstergesi değil, okul başarısının göstergesidir. Karne sadece öğrencinin sonucu değil, öğrencinin yaşam ağındaki herkesin sonucudur. Karnelerin amacı, günahların derecesi ve adı değildir. Ortaya konulan veya konulamayan akademik performansın göstergesidir. Maddi ödülleri abartmadan kullanmalıyız. Mesela ilköğretim çağındaki bir çocuğa pahalı bir ödül almak, karnenin bedeli olarak yorumlanabilir. Onun yerine manevi ödüller yani gurur duymak,

benim için değerlisin, karne sonucu kötü olsa da benim için koşulsuz seviliyorsun, gibi ödüller tercih edilmeli" diye konuştu.

Tatilde anne babanın çocukla beraber geçirmesinin de aile içi ilişkilerde yapıcı etkiye sahip olduğunu ifade eden Dr. Pamukçu, "Beraber geçirilen ortak zaman çocukta da önemliyim duygusunu arttırır. Aynı zamanda önemli konularda konuşulması imkanını oluşturur. Bu nedenle ailenin tüm üyelerinin ortak zaman geçirmesi çok önemlidir. Tatil için ortak kararlar ile plan yapmalı, beraber geçirilecek zaman arttırmalıyız. Bunun dışındaçocuktan bir ebeveyn olarak beklentilerimizi netleştirmeliyiz. Onun

potansiyelini çok iyi bilmeliyiz. Yani çocuğumuzu tanımalıyız. Uzmanlardan, eğitim ve danışmanlık merkezlerinden testler ve çalışmalar yaparak güçlü yönlerini ortaya çıkartarak o yönlerini güçlendirmek için çalışmalar oluşturmalıyız. Karne, çocuğumuzun bize verdiği değeri, sevgiyi önemi ölçmez. Velilerin en büyük sorunu işte budur. Karne sonucu kötü geldiğinde bunu nankörlük ve vefasızlık olarak algılamalarıdır. Karnelerin sadece yeni bir karar alma, yöntem geliştirme ve fark etme olduğunu hatırlamak

gerekir. Karne sonuçlarına bakarak, önce 'Neden'leri cevaplamak, sonra danışman veya uzman yardımı alarak 'Nasıl'ları cevaplamak gerekir. Karnesindeki başarısı için öğrenciler tebrik edilmeli, takdir edilmeli, fakat tamamen maddi nitelikli ödüller verilmemelidir.

VELİLERİN KENDİLERİNE SORMASI GEREKEN SORULAR

Bu süreçte ailelerin kendilerine bazı soruları yöneltmesi gerektiğini de anlatan Dr. Pamukçu, şöyle devam etti: "Çocuğun özgüvenini kazanması için yardımcı olduk mu, yoksa sürekli eleştirip azarladık mı? Sınavlardan düşük not aldığında oturup sorunu birlikte çözmeye çalıştık mı yoksa eleştirip yargıladık mı? Çocuğa sağlıklı bir aile ortamı mı sunduk yoksa tartışma ve kavgaların olduğu, iletişimin olmadığı bir ortam mı sunduk? Bozuk plak gibi 'Ders çalış' demek dışında neler yaptık. Ayda bir kere okuluna

gittik mi? Dershanesini takip ettik mi? Kaç öğretmeniyle telefonda görüştük? Kaç arkadaşını tanıyoruz? Karnesi iyi ise sorun yok diyoruz. Peki, ruh sağlığı, özgüveni ne durumda farkında mıyız? Dersleriyle ilgilenip, ders çalışma alışkanlığı kazandırdık mı yoksa onun yerine derslerini biz mi yaptık? Çocukların en iyi öğrenmeyi, nasihat şeklinde değil de model alarak yaptığını bilmemize rağmen, yapması istenen davranışlarda ona model olabildik mi? Sadece para vererek, giydirerek, bir dediği iki yapmayarak

görevimizi yaptığımızı sanarak, çocuğun gözüyle bakabildik mi? Eğer nota aşırı önem verirseniz, onu kıyaslarsanız, ona küserseniz, kendini değersiz hissedecek, öfke nöbetleri yaşayacaktır. Ve kendisine bu duyguları yaşatanlardan yani velilerden nefret edecektir".

Dr. Pamukçu, çocuğun ailelerin beklentilerini her zaman karşılayamayabileceğini ve karşılamak zorunda da olmadıklarını ifade ederek, velileri uyardı. Dünyanın seyrini değiştiren filozofların bile sınıf tekrarı yaptıklarını ve okuldan bile atıldıklarını vurgulayan Dr. Pamukçu, "Çocuklarımızı dünyaya başarılı olup bizi en iyi şekilde temsil etmeleri için dünyaya getirmedik" dedi.

Forumda tartışalım:Karne psikolojisi'ne dikkat

YORUMLAR

En yeni ve güncel etkinlikler için bizi takip edin