Durmuş, “Cebinde parası olan herkes çocuğunu özel okulda okutmalı. Böylece sosyal adaleti sağlarız.
Durumu iyi olanlarla, varlıklı velilerin artık özel okullara yönelmesi gerektiğini belirten Kavram Dershaneleri sahibi ve Kavram Meslek Yüksekokulu Mütevelli Heyeti Başkanı Bahattin Durmuş, “Cebinde parası olan herkes çocuğunu özel okulda okutmalı. Böylece sosyal adaleti sağlarız. Hem devlet okulu öğrencisi okulunda daha rahat oturacak yer bulur hem de özel okullar daha verimli çalışır. Böylelikle eğitimin kalitesi devlet okullarında da artmış olur” dedi.
Özel okulların geçmiş yıllara kıyasla toplumda büyük ölçüde benimsendiğini de ifade eden Durmuş, “Eskiden böyle değildi. Özel okullar için şu anlayış hakimdi: Öğrencisini şımartan, zengin çocuklarının gittiği, disipline edilemeyen ve diploma verilen yerler. Bu anlayış hakimdi. 1970'li yıllarda böyle okulları yaşadık. 'Denize nazır, diploma hazır' gibi bir yargı, özel okulların gelişmesini engelledi. Şimdi bu durum yok. Onun için de özel okulların geleceğini ben çok parlak görüyorum” dedi.
SOSYAL ETKİNLİK
Aynı zamanda Tüm Özel Öğretim Kurumları Derneği (TÖDER) Üst Danışma Kurulu Başkanlığı görevini de yürüten Durmuş, özel okul sınavlarının ayrı olmamasını ise bir dezavantaj olarak görmediğini söyledi. “Bakanlık tarafından hazırlanacak sınav kılavuzunun içerisinde özel okullar listesi de olacağı için, özel okulları Türkiye'nin tamamı tanıyacak. Özel okullarda burslu okuyacak öğrenciler, daha geniş bir kitleden gelecekler. Bu az bir avantaj değil” şeklinde konuştu.
“Özel okullar sunacakları rehberlik hizmetleri ile, sosyal etkinliklerle de kendilerini ön plana çıkarabilirlerî diyen Bahattin Durmuş, “Özel okullar yeni dönemde, daha başka maharetleri ile gündeme gelmeliler. Biz daha iyi, daha kaliteli, daha çağdaş, dünyayı doğru algılayan, daha sosyal, sorgulayan, bilgiyi kullanabilen, bilgi üretebilen, dünya ile yarışabilen nesiller yetiştiriyoruz demiyor muyuz. Bu iddiadan hareketle, özel okullar kendilerini ortaya koymalılar. Bu noktalarda çok iddialı olmalılar.
Veliler bu önemli hedeflerden mutlaka etkilenirler. Çünkü velilerin hedefi de, çok donanımlı evlatlar yetiştirmekten yanadır”dedi.
Özel okulların sadece lise ve üniversiteye öğrenci yetiştiren kurumlar olmadığını, “olmazsa olmaz” değerleri verdiğini söyleyen Durmuş, şöyle konuştu:
“Devlet okulları, öğrenci sayılarının aşırı olması, öğretmenlerin eksik ve de yetersiz olması nedeniyle olmazsa olmaz değerleri veremiyor. Çünkü ülke olarak öğretmen yetiştirmeyi ihmal ettik. Ben düz lisede okurdum. Öğretmen okulunda okuyan arkadaşlarımı kıskanırdım. En az 2 enstrüman çalar, resim yapar, sporla ilgilenirlerdi. Şimdi bunlar yok. Kaç tane çocuğumuz enstrüman çalıyor. Veya sanatın hangi dalına ilgisi var. Eline bir kalem alıp bir şeyler karalıyor mu? Biz özel okullarda bunları yapmalıyız. Öyle bir genç insan yetiştirelim ki,
estetik ve sanat anlayışı da olsun.”
DERSHANELER BİTMEZ
Devlet okullarındaki fiziki sorunlar ortadan kalkmış olsa da, öğretmen eksikliği ve yetersizliği yaşanmasa da, özel dershanelere ihtiyacın sona ermeyeceğini belirten Bahattin Durmuş, “Ben daha iyi olacağım diyenler olduğu müddetçe, dershaneler de olur” dedi. “Kaldı ki, devlet okullarında yığınla yetersizlikler var diyen” Durmuş, “Okul bana yetmiyor diyecek öğrenciler mutlaka olacaktır. Bu noktada da doğal olarak dershaneler devreye girecektir. Dershaneler bitmez” şeklinde konuştu