Tarih dersi ok ve kılıçla yapılınca notlar yükseldi

Denizli Özel Servergazi Liseleri, tarih dersini, içinde tarihî eserlerin bulunduğu özel sınıfta yapmaya başladı. Müzeyi andıran sınıfta bin yıllık mızık çamından eski kılıç ve oklara, eski ütülerden eski daktilo ve hesap makinelerine, Hititler dönemi testilerinden Çanakkale Savaşı'nda kullanılan top mermilerine kadar birçok tarihî eşya bulunuyor.

Tarih dersinin verildiği sınıfta klasik yazı tahtasının yanında son teknoloji bilgisayarlar da yer alıyor. Öğrenciler müze şeklindeki sınıfta ders dinlemekten büyük zevk aldıklarını ve konuları daha iyi anladıklarını söylüyor.

Okulun lise 2. sınıf öğrencilerinden Muhammet Atademirer, eskiden tarih dersini sevmezken açılan bu özel sınıfla birlikte ders notlarının yükseldiğini dikkat çekerken yine aynı sınıf öğrencilerinden Musap Tolunay bu sınıfta tarih içinde gezintiye çıktığını, tarihî eşyalara bakıp dokunabildiğini söylüyor. Muhammet Arıkaya, "Dersi bu şekilde işlemek zevkli. Okçuluğun tarihini ok kullanarak öğrenebiliyoruz. Burada adeta tarihe bir yolculuk yapıyoruz." derken Sıtkı Burakçalım, tarih dersinde deney olmadığını; ama bu sınıf sayesinde tarihe dokunabildiklerine belirtiyor.

Tarih ve edebiyat derslerinin binlerce yıllık Türk kültürünün aktarılmasında büyük önemi olduğunu söyleyen Özel Servergazi Liseleri Müdürü Zeki Göçer, Milli Eğitim Bakanlığı'nın teşviki ve okullarının başlattığı 'Kültürü Modellemek' adlı proje sayesinde tarih laboratuvarının son şeklini aldığını dile getirdi. Okulun tarih öğretmeni olan NLP eğitmeni Emrah Eker, odanın mimarisinde geleneği ve geleceği bir araya getirdiklerini vurguladı. 'Görsel, işitsel ve dokunsal' olarak verilen derslerin daha iyi anlaşıldığını anlatan Eker'in sınıf hakkındaki düşüncesi şöyle: "Tarih dersini projeksiyon cihazı ile de destekliyoruz. İlgili dersleri belgesel ve filmler ile zenginleştiriyoruz. Odanın dokusunda bulunan, öğrencilerin rahatça dokunabileceği türden tarihe ait eşyalar da kinestetik kanalı güçlü olan öğrenciler için bir öğrenme zenginliği oluşturuyor. Odanın içinde yer alan şark bölümü dediğimiz kısımda bazen drama bazen de sofra başında kültüre ait temalar işliyoruz.". Prof. Dr. İlber Ortaylı'nın 'Ben tarihe dokunmadan anlayamam' sözünü hatırlatarak, tarih sınıfında dokunsal temaları bolca kullanmak istediklerine dikkat çeken Eker, "Araştırmalarımıza göre Türkiye'de bu şekilde başka bir sınıf yok. Sınıfımız Türkiye'de ilk ve tek olma özelliğini taşıyor. Dileriz, diğer okullara da model olur." dedi.

Resul Cengiz