Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün yaptığı rektör atamaları tartışma yarattı. Atamalar sonrasında dört üniversitede tepki istifaları görüldü. TÜSİAD da rektör atamaları çerçevesinde yaşanan tartışmalara ilişkin bir açıklama yaptı.
Açıklamada şu görüşlere yer verildi: “Son yapılan rektör atamaları, daha önceki örneklerde olduğu gibi bazı üniversitelerde tepki yaratmış ve bu süreçte bazı değerli akademisyenlerimiz üniversitelerden istifa ettiklerini açıklamışlardır. Şüphesiz, yasalarla yetkilendirilmiş kurumlar bu yetkilerini kullanacaklardır. Ancak bu yetki kullanımı, YÖK sisteminin sorun üreten yapısını değiştirmemekte, her karar ve atama tartışmalara yol açmaktadır. Türkiye’nin yükseköğretimde yeni bir yapılanmaya gitmesi gerektiği muhakkaktır. Böylelikle, üniversiteler, siyasi gerginliklerin bir unsuru olmaktan çıkarak enerjilerini eğitimin niteliğini yükseltmeye yönelik çalışmalar üzerine yoğunlaştırabileceklerdir. Eğitim kesinlikle siyasetin müdahale alanı olmaktan çıkarılmalıdır.
Yükseköğretimde, çeşitliliği vurgulayan, ademi merkeziyetçi, kurumların yaratıcılığını ön plana çıkaran, karşılaşılan sorunlara esnek tepkiler verebilen, üniversitelerin birbirleri ve yurtdışındaki yükseköğretim kurumlarıyla rekabet edebilmelerine fırsat tanıyan bir sistemin varlığı son derece önemlidir.
SİYASİ OTORİTENİN UZLAŞMACI TAVRI GEREKLİ
Bugünkü tek tip ve merkeziyetçi yapının, fiilen çeşitlenmiş olan Türk üniversitelerini yönetmeye ve yönlendirmeye yeterli olup olmadığı sorusu da dikkate alınarak, açık bir diyalog ortamında, yükseköğretim politikasının ve vizyonunun daha demokratik bir bakış açısıyla yeniden değerlendirilmesi gerekmektedir. Bu süreçte siyasi otoritenin gerginlik yaratmayan uzlaşmacı tavrı eğitim sisteminin ihtiyaç duyduğu reformun gerçekleşmesine yardımcı olacaktır.”