TÜRKÇE PROGRAMI ÜZERİNE:
Ülkemizin ihtiyacı olan nitelikli insan gücünün yetiştirilmesi, iyi hazırlanmış ve sağlıklı çalışan ve uygulanan programla ve eğitim sistemi ile mümkündür.
Batı ülkelerinde bu ihtiyaç ,program değişimi ile yapılmış ,ülkeler kendi kalkınma planları içinde eğitim sistemlerine özel bir önem vermişlerdir.
Programlar masa başında yapılmaktadır,Çeşitli inceleme ve görüşler sık sık kontrol edilerek gözden geçirilmektedir ancak; uygulamadaki yaşananlar arasında ciddi farklar çıkmaktadır.
Örneğin: uyuşturucu alışkanlığı, aıds,ahlak çöküntülerinin olması programların farklı bir yönünü ortaya koymuştur..Bu nedenle yapılan programların gerçek ülke ihtiyaçlarına doğru cevaplar vermelidir.Ve her ne nedenle olursa olsun Milli Eğitim Milli olmalıdır.Milli olmayan bir eğitim sisteminde yıkımlar ciddi olmaktadır.
Eğitim olgusu bilginin transferinin ötesinde gelişen teknoloji, kendi ülkesiyle dünya değerleri ölçüsüyle örtüşen sosyal ,kültürel, değerleri özümsemiş reformlar olmalıdır.
Bu nedenle ülkemizde Milli Eğitim Bakanlığının 2004 yılından itibaren program geliştirici ve yenileyici çalışmalar başlamış.2005- 2006 yılından itibaren 1-5 sınıflar düzeyinde gelişen ve değişen program uygulamaya konulmuştur.
Yeni programa baktığımızda (1- 5) sınıflar bazında çok ciddi atılımlar yapılmıştır.Geçmişte yaşanan düşüncelerin daha iyi yapılanması söz konusundur.ve program başarılı olma şansı yıllar içinde uygulayıcılar tarafından ortaya konulacaktır.
Programın bir süreç ve birikim anlamında ortaya çıktığı bir gerçektir.Alnına uzman akademisyenler tarafından defalarca özümsenmiş bir çalışmadır.
Programın bu yıla uygulanmasında yaşanan olumlu ve olumsuz durumların biz uygulayıcılara sorulması son derece güzeldir ve olumludur.Alınacak dönütler iyi değerlendirilmeli ve hemen düzenlenerek hayata geçirilmelidir.
Yapılacak bu değişimler öğretmenlere doğru dille aktarılmalıdır Artık el yordamıyla hareket edilmemelidir.Ne istediğini ve ne beklediğini bilen program hayata geçirilmelidir.Yıllar içinde yapılan küçük revizyonlardan öğretmen haberdar edilmelidir.
Programın temelinde yapılandırıcı yaklaşım esas alınmıştır.Hem öğretmen hem öğrenci daha etkin hale gelmiştir.Öğrenme ve öğretme daha iç içedir.
***** TÜRKÇE PROGRAMI VE YENİLİKLERİ****
1- Metinler işlenirken temel bir yaklaşım vardır.Bu anlamda alan geçişleri daha etkilidir.Öğrenme daha zevkli hale gelmiştir.
2- Bitişik eğik yazı uygulamaya konulmuştur.Uygulama sürecinde öğrencinin estetik ve güzellik kazandığı görülmüştür.
3- Okuma öğretiminde parçadan bütüne gidilmiştir.ve sesler 6 grup altında toplanmıştır.
4- Önceden bildiğimiz ”hedef ve davranışlar” kazanımlar anlamında değişmiştir.Bu da programın özüne uygun bir kavram kazandırmıştır. Bu da öğretmen ve öğrenciye doğru misyon yüklemiştir.
5- Metinler sınıflandırılmıştır.
6- Hikaye haritaları çok önemlidir.
7- “Görsel okuma” farklı zeka alanlarına sahip öğrenciler için dikkate değerdir.Ve programda ayrı bir öğrenme alanı olarak işlenmiştir.
8- Program zengindir.Bunun gereği olarak da farklı tür kitapların olması doğaldır. Ancak ; bunların akademisyen bir kurul tarafından incelenmesi kılavuzla ,kitaplar arasında koordinasyon sağlanmalıdır.
9- Dilbilgisi konuları (1-5) sınıflar içinde sezdirmeye dayalı olarak geliştirilmiştir .Ancak; dilbilgisi bir dilin temel yapısını oluşturduğu için daha dikkatli ve etkin kullanılmalıdır.
10-Okuma da belki en güzel yan” anlama” yerine “anlam kurma “ çalışmasının olmasıdır.bu da öğrenciye ön hazırlık yapmasını veya konuyu araştırmasını sağlamaktadır.
11- Öğretmen kılavuz kitaplarıyla günlük plan gereği. Ortadan kalkmıştır.
12-(1-5 ) sınıf ders kitaplarında konu azaltılmış görünse bile konu basamak basamak yaygınlaştırılmıştır.Öğrenme daha etkin ve kalıcı ,işlevsel hale gelmiştir.( burada etkinliklerin önemi büyüktür)
13-Metin çalışmalarında verilen metne giriş sözcükleri öğrenciyi derse daha etkin yönlendirmektedir.
14- Yapılandırıcı sistemde öğretmenim yol gösterice olması,öğrenciyi merkeze alması ,çok güzeldir.Bu da öğretmen ile öğrenci arasındaki ilişkiyi daha etkin ve kalıcı hale getirmesini sağlamaktadır.
15- yeni gelişen teknolojinin kullanılmaması, çocuklarda ki bireysel farklılıklar,sosyal çevre farklılıkları gibi etkenler programın doğru kullanılmasını engellemektedir.
16- Harf gruplamaları daha işlek hale getirilmelidir. Bu programda öğrenci 400 kelime gibi bir dağarcığa sahip olmaktadır. Bu ciddi bir yaklaşımdır.
17-Bakanlığın mutlaka Teknoloji genel müd ile ortak yapacağı çalışma ile öğretmenlere siteden doğrudan ulaşma yolu mutlaka hayata geçirilmeli. Öğretmen sorununu yerinden çözmelidir.
18-Yeni programda metinler,ikiye ayrılarak incelenmiştir. ( hikaye edici, bilgilendirici) Ancak; bu dağılım ders kitaplarına doğru yansımamıştır.
19-Uygulamada ki diğer sıkıntı sınıfların kalabalık olması ve öğretmen tayinlerinde yaşanan sıkıntıdır.
20- 1-5 sınıflarda aynı anda el yazısına geçme gibi. Bu süreç yayılarak gitmiştir.
21-Özellikle 1. sınıftan itibaren doğru el hareketlerinin kazandırılması önemlidir. ( örneğin: b ile o arasındaki bağlama şekli ile a ile n arasındaki bağlama şekli farklıdır.)
22- kılavuz çizgili defterlere özel önem verilmesi gereği vardır. Ve satır başlarında da mutlaka uyarıcılar olmalıdır.
23- 2.-3. sınıflarda 5 .sınıf düzeyinde uzun metinler vardır.
Ayten IŞILDAĞ
Sınıf öğretmeni