OPERANT CONDITIONING (EDİMSEL KOŞULLANMA) (B.F. SKINNER)
Kuramın Genel Tanımı
İnsanlar çevrelerinden karmaşık birçok uyarıcı almaktadır. Bu uyarıcılara karşı organizma değişik tepkilerde bulunur. İşte bu tepkisel davranışları uyarıcılar meydana getirir.
Bunun yanı sıra organizmanın kendiliğinden ortaya koyduğu davranışlarda edimsel (operant) davranışlardır.
Bu bağlamda şu yargıya varmak doğru olacaktır; iki tür koşullanma vardır.
a) Tepkisel Koşullanma
b) Edimsel Koşullanma
Tepkisel Koşullanma
Önceleri etkisiz olan bazı uyarıcıların sonraları organizmada bazı tepkileri uyandırmaya başlamasıdır.
Edimsel Koşullanma
B.F. Skinner tarafından geliştirilen bir diğer öğrenme yolu da edimsel koşullanmadır. Edimsel koşullamada uyarıcı, yapılan tepkinin sonucunda ortaya çıkmaktadır. Edimsel koşullanmada önemli olan nokta; davranış ve onun sonuçlarıdır. Bir davranışın sık olarak ortaya çıkmasında, davranışın sonucu önemlidir.
Bütün bu bilgiler ışığında; Organizmayı, ödüle götüren veya cezadan kurtaran bir tepkinin öğrenilmesine ya da bir davranışın pekiştireçle kuvvetlendirilmesine Edimsel Koşullanma denir.
Kuramın Kapsamı / Uygulamaları
Edimsel davranış bilinen bir uyarıcı tarafından oluşturulmaz. Organizma tarafından ortaya konur. Edim, herhangi bir ihtiyaç durumunda organizmanın kendiliğinden ortaya koyduğu davranıştır. Edimsel davranış kendiliğinden ortaya çıkar ve sonuçları tarafından kontrol edilir. Edimsel koşullanma özellikle çocuk eğitiminde sınıfta disiplinin sağlanmasında psikomotor ve duyuşsal davranışların kazanılmasında önemli rol oynar.
Kuramın İlkeleri
Hergenhahn’a (1988) göre edimsel koşullanmanın iki temel ilkesi vardır;
1.Pekiştirici uyarıcının izlediği tepkiler tekrarlanma eğilimindedir.
2.Pekiştirici uyarıcılar, edimsel davranışların meydana gelme oranını yada olasılığını artırır.
Edimsel koşullanmada önemli olan davranış ve onun sonuçlarıdır. Organizma pekiştirilen davranışları daha sık gösterirken, pekiştirilmeyen davranışlardan vazgeçmeye başlar.
PEKİŞTİREÇ
Pekiştireç kavramını, bir davranışı kuvvetlendiren yada zayıflatan uyarıcılar olarak tanımlayabiliriz. Pekiştireçler olumlu ve olumsuz pekiştireç olabilir.Olumsuz pekiştireç geri çekildiği zaman olumlu pekiştireç, pekiştireç olur. Genellikle pekiştireçler olumlu davranış kazandırmak içindir kullanılmaktadır.
Olumlu Pekiştireç
Bir davranış, organizmanın hoşuna gidecek bir uyarıcının doğrudan verilmesi ile pekiştiriliyorsa, olumlu pekiştireçtir ( Aydın, 2001). Soruya doğru cevap veren öğrenciye aferin denmesi, başının okşanması, artı puan verilmesi gibi. Bu uyarıcılar da birincil ve ikincil olumlu pekiştireler olarak ikiye ayrılmaktadır. Yiyecek, su, cinsellik gibi organizmayı doğal olarak pekiştiren ve canlının yaşamı ile ilgili olan pekiştireçler birincil olumlu pekiştireçlerdir. Herhangi nötr bir uyarıcının olumlu birincil pekiştireçle ilişkilendirilmesiyle olumlu pekiştireç özelliği kazanan uyarıcılar da ikincil olumlu pekiştireçlerdir.
Olumsuz Pekiştireç
Organizma hoş olmayan bir durumdan kurtarılarak da davranış pekiştirilebilir. Bu tür pekiştireçler de olumsuz pekiştireçtir. Rahatsız edici seslerden kurtulma, elektrik şokundan kurtulma, parasızlık ve başarısızlık gibi.Organizmaya zarar veren, yaşamı tehdit eden uyarıcılar birincil olumsuz pekiştireçken, herhangi bir nötr uyarıcının birincil olumsuz pekiştireçle ilişkilendirmesiyle pekiştireç özelliği kazanan uyarıcılar da ikincil olumsuz pekiştireçtir. Ödül olumlu, ceza ise olumsuz pekiştireçtir. Her ikisi de davranış kazandırmada önemli rol oynar.
Olumsuz pekiştireç ile ceza karıştrılmamalıdır. Çünkü
“- Olumsuz pekiştireç olumlu davranışı ortaya çıkarmak için kullanılır
- Olumsuz pekiştireç geri çekildiğinde olumlu davranış ortaya çıkar
- Olumsuz pekiştireç geri çekilmediğinde cezaya dönüşür.”
Organizma için olumsuz bir durum yaratan uyarıcılara ceza denir. Ceza da iki türlüdür
1-Ceza olumsuz davranışın arkasından hemen verilir. Çocuğun yaptığı bir davranışta dövülmesi, azarlanması gibi
2-Ortamdaki olumlu uyarıcı, ortamdan çekilir, organizma için olumsuz durum yaratılır. Televizyon izlemeyi yasaklama, sevgiyi esirgeme, tenefüse çıkarmama gibi.
Ceza, etkili olmakla beraber, her zaman başarılı sonuçlar vermez. Ceza ne yapılması gererktiğini değilde sadece ne yapılmaması gerektiğini belirttiği için tartışılmaktadır. Bunun yanında istenmeyen ortaya koyabilir (Lefrancois, 1982).
Skinner’ın cezaya alternatif önerileri şunlardır.
1.İstenmeyen davranışa neden olan ortamı değiştirme (Salondaki kırılabilecek eşyaların kaldırılması)
2.İstemedik davranışı usanıncaya kadar yaptırınız (Örneğin şeker yememesini istiyorsanız, bıkıncaya kadar şeker yediriniz
3.Çocuğunuz gelişim dönemiyle ilgili bir davranış gösteriyorsa sabırlı olunuz.
4.Olumlu davranış gösterdiğinde hemen pekiştiriniz, istenmedik davranış gösterdiğinde görmezlikten geliniz.
5.Cezaya alternatif en etkili süreç sönmedir. İstenmeyen davranış pekiştirilmezse zamanla sönme meydana gelir.(İstediğini elde etmek için ağlayan bir çocuğu bu davranışından vazgeçirmek için ağladığı sürece istekleri yapılmamalı, ağlamadan söylediği istekleri yerine getirilmelidir.
Ataman, verilen pekiştireçlerin niteliği, sıklığı ve zamanlamasının önemine dikkat çekmekte bunun öğrenilecek davranışa ve öğrencinin davranışlarına göre değişiklik gösterebileceğini ifade etmektedir.
Sönme
Pekiştirici uyarıcının kaldırılmasıyla davranış sıklığında bir azalma ve en sonunda edim düzeyine inme görülür. Sönme başladığında davranış hemen ortadan kalkmaz, kısa süreli bir artma görülür. Pekiştirilmeyen davranış giderek azalır bu olaya sönme diyoruz. Örneğin, öğretmen sık sık karın ağrısı şikâyetinde bulunan öğrencisini eve göndermektedir. Öğrencinin bu davranışı eve gönderilerek pekiştirilmezse yani pekiştireç ortadan kalıdrılırsa davranış sönmeye başlar. Önceleri karın ağrıları daha çok şiddetlenir pekişrilmezse zamanla yok olur.
PEKİŞTİRME TARİFELERİ Zaman açısından pekiştirme, sürekli ve aralıklı olmak üzere iki şekilde yapılabilir. Sürekli pekiştirme, istenen davranışın her yapılışında pekiştirilmeyi, aralıklı pekiştirme ise ara sıra pekiştirilmeyi gerektirir. Yapılan araştırmalar aralıklı pekiştirmenin, süreli pekiştirmeye oranla daha etkili olduğunu göstermektedir. Çünkü her olumlu davranış pekiştirildiğinde, pekiştirme olağan hale geleceğinden, davranışların ara sıra pekiştirilmesi insan psikolojisine daha uygundur ( Aydın, 2001).
Sabit Zaman Aralıklı Pekiştirme
Belirli bir zaman diliminden sonra verilen pekişiteçtir. Maaşlar, günlük yevmiyeler, tenefüsler gibi
Değişken Zaman Aralıklı Pekiştirme
Sürpriz niteliği taşıyan, beklenmedik zamanlarda verilen pekiştirmelerdir. Öğretmenlerin başarıyı pekiştirmek için yüksek puan vermesi gibi.
Sabit Oran aralıklı Pekiştirme
Kaç davranıştan sonra pekiştireç verileceği bellidir. İşçilere ürettikleri parça başına ücret ödenmesi buna örnektir.
Değişken Oran Aralıklı Pekiştirme
Kaç doğru davranışa pekiştireç verileceği belli değildir. Öğretmenin önce üç problemi doğru cevaplandıranı ödüllendirip daha sonra beş problemi doğru çözeni ödüllendirmesi gibi.
Davranış değiştirmede kullanılan bir diğer yöntem de simgesel pekiştirmedir. Bu yöntemde çocuğun temel ihtiyaçlarını karşılamak yerine yıldız, puan, oyuncak, para gibi simgesel ögeler verilir.
Pekiştireçlerin Etkili Bir Biçimde Kullanılması İçin Dikkat Edilmesi Gerekenler
1.Pekiştireç doğru davranıştan hemen sonra verilmelidir. Sınıfta söz almadan konuşan bir öğrenci söz alarak konuştuğu zaman alkışlanarak hemen bu davranışı pekiştirilmelidir.
2.Birey hangi davranışı için pekiştireç aldığını fark etmelidir. Hatta bu davranışı açıkça ifade edilmelidir
3.Pekiştireç verildiğinde öğrenciyi etkileyen diğer uyarıcılar da göz önünde bulundurulmalıdır. Derste sıkılan bir öğrenciyi gürültü yapıyor diye sınıftan attığımızda onu cezakandırmak yerine pekiştirmiş oluruz.
4.Pekiştireç verilecek birey iyi tanınmalıdır. Çünkü bir birey için çok iyi bir pekiştireç bir başka birey için pekiştireç olmayabilir. Top oynamayı seven bir öğrenci için bu iyi bir pekiştireçtir. Ancak top oynamayı sevmeyen bir öğrenci için pekiştireç niteliği taşımaz.
Kuramın Örneği
Operant Şartlandırma Deneyi
Skinner bu deney için ses geçirmez, içinde küçük bir manivela, yiyecek kabı, su kabı vs. bulunan bir kutu geliştirmiştir. Operant şartlanma deneyi, farenin kutu içindeki manivelaya basarak yiyecek elde etmeyi öğrenmesi esasına dayanmaktadır. Hayvan başlangıçta kutunun içinde tesadüfi olarak dolaşmış, etrafı koklamış ve kutunun içini incelemiştir. Daha sonra yaptığı davranışlardan biri (manivelaya basmak) onun yiyecek elde etmesini sağlamıştır. Küçük yiyecek parçasını yiyen fare, genel uyarılmışlık haline girmiş ve daha büyük bir çabayla etrafı araştırmaya başlamıştır. Sonuç olarak, hayvan manivelayla yiyecek arasındaki bağlantıyı kurmuş ve her acıktığında manivelaya basarak yiyecek elde etmiştir.
Kaynaklar
www.geocities.com/kuramsaltemeller/edimsel.doc
www.egitim.aku.edu.tr/kuramsal.htm
http://www.egitim.aku.edu.tr/gelisim.htm