Milli Eğitim Bakanlığı’nın tüm uygulamalarını takdir etmek elbette mümkün değil ama, kayıtlar konusunda güzel
Milli Eğitim Bakanlığı “bunun açıklaması ile vakit geçirmek yerine” her öğrenci kendi semtindeki okula gidecek şartını koydu ve
Ne zorla kayıt parası toplanır, ne de “gönüllülük esasına” göre denilerek zorla bağış istenir.
Milli Eğitim Bakanlığı’nın birkaç senedir ilköğretimde uyguladığı semt okullarına kayıt zorunluluğu geçen yıl liseler için de devreye sokuldu. Ama 16 ille sınırlı olan bu uygulama bu sene Türkiye geneline yayıldı. Artık liselere kayıtlar için de “o semtte oturmak” zorunluluğu getirildi.
Servis sorununa ve öğrencilerin evlerinden çok uzaktaki okullara gitmelerine ben yıllardır karşı olan birisiyim. Hele büyük şehirlerde, o servislerde çekilen çileyi siz düşünün. Sabahın köründe yola çıkan ve okul servisinde saatlerce yol alan öğrencinin başarılı olup olamayacağını hesaplayın.
Ayrıca, öğrencilerin kendi semtleri dışındaki okullara gitmeleri, zorunlu olarak “zorla kayıt” parası ve “zorla bağış”ı da beraberinde getiriyor. Nasıl getirmesin ki. Çocuk kalkıp uzak bir semtteki okula gitmek istiyor. Yönetici olsanız siz ne yaparsınız? “Şu kadar bağış yapın, kaydınızı yapalım” dersiniz. Yöneticiler de zaten yıllardır böyle yapıyor.
Haydi Milli Eğitim Bakanlığı, güzel bir işe giriş yaptın. Bunun devamını da getir.
Bekir Türkmenoğlu