KÖŞE YAZILARI

Çizgi filmler, Çocukların olduğu kadar yetişkinlerinde çok sevdiği birer eğlenme ve gülme programlarıdır. Hemen hemen birçoğumuzun severek izlediği çizgi filmleri vardır. Aradan yılar geçse de hiç unutamadığımız, bizi heyecanlandıran ve devamını seyretmek için 1 haftayı iple çektiğimiz çizgi filmlerimiz?

Sürekli değişen, gelişen, ilerleyen teknoloji ve zaman içinde tüm film sektöründe olduğu gibi çizgi filmlerde de birçok değişiklik oldu. Nasıl mı? Daha çok cinselitenin ve saldırganlığın ön planda olduğu çizgi filmler ve bilgisayar oyunları ,?Reytingler? kırmaya başladı. Yani daha çok albenisi olan ve çocuklarca çok seyredilen filmler haline geldi. Yetişkinleri bir kenara bırakırsak çizgi filmlerle daha çok hasır neşir olan çocuklarımızdır. Özellikle 3?12 yaş arası çocuklar için yemek içmek gibi zevkli bir eğlencedir çizgi film seyretmek? Çizgi filmleri çok iyi takip eden ve araştırma yapan bir eğitimciyim. Yirmiye yakın çizgi filmi ve bilgisayar oyununu tahlil ettim. Yaklaşık 6 aydır bunun üzerine araştırma yaptım ve yapmaya da devam ediyorum. Ve maalesef çizgi filmlerde iki ana temanın hep ön planda olduğunu gördüm.

Birincisi, şiddet ve saldırganlık
İkincisi, gizliden gizleye verilen cinsellik

İzlemiş olduğum çizgi filmlerin ismini vermeyeceğim ama sizde, herhangi bir çizgi filmi izlediğinizde bunu rahatlıkla görebilirsiniz. Tek yapmanız gereken şey dikkatlice bakmaktır. Nasıl ki, ülkemizde yıllarca Hıristiyanlık propagandası adı altında izlediğimiz tüm yabancı filmlerde kilise ve papaz figürünü hep önümüze koydular ise, şimdide çizgi filmlerde şiddet ve erotizm teması ön plana çıkmıştır. Bazıları erotizm bunun neresinde diyebilir ancak film karelerinin içine parça parça, ara ara konulduğunu göreceksiniz.

En çok izlenen çizgi filmlerin yabancı orijinli olduğunun unutulmaması gerekir. Çocukluğumda en sevdiğim çizgi film He-men di? He-men, ? Gölgelerin gücü adına deyip herkesi kırıp geçiriyordu. Ben ve arkadaşlarım film bittikten sonra sokağa çıkar birbirimizi gebertircesine döver, bundan zevk alırdık. (gerçi şuanki çizgi filmlerin ve bilgisayar oyunlarının yanında He-man çok masum ve sönük kalır dersem mübalağa etmemiş olurum.)Bir mesaj daha vardı ki bu filmde. Güç ve iktidarın mistik ve olağanüstü şeylerde aranması, karşılanması ve hep bunların ön planda tutulması esası idi. Tıpkı Hary poter filmlerinde olduğu gibi. Hary Poter serisi incelendiğinde, gizil güçlerin ve büyü faktörünün ne kadar önemli olduğunu görürsünüz. Dolayısıyla bunlarda inancımızla ve yaratılışla ters olan şeylerdi?

Yazımızın başında saldırganlık ve cinsellik temasının hep ön planda olduğunu söylemiştik. Bu iki ana tema bize S.Freud?un kuramını hatırlatıyor. Freud?a göre insanoğlunun doğuştan getirdiği iki kuvvetli eğilim vardır. Bunlar: cinsellik ve saldırganlıktır. Film sektörü bu kuramı gerçekten çok iyi biliyor. Bu iki ana etmeni, tüm filmlerde olduğu gibi çizgi filmlere de çok güzel aktarmışlar. Ülkemiz açısından üzücü olan durum ise: Kendi izlediğimiz ya da çocuklarımıza izlettiğimiz dizilerde ve filmlerde, bilinçaltımıza saldırganlık ve cinsellik temalarının kazınmasıdır. Burada esas tehlike ise, bu filmlerle çocukların muhatap olmasıdır. Genç dimağlar, bu tehlikeden ister istemez etkilenmektedirler. Yapılan araştırmalara göre özelikle cinsellikle erken yaşlarda tanışan gençlerin bunalıma girmeleri, çocuk yaşta sayılacak kızların hamile kalması bunlara küçük bir örnektir.

********************
Bunlar karşısında akla şöyle bir soru gelebilir. Peki, insanlar hiç mi gizemli ve farklı olan şeyler izlemeyecek. Ya da zaman zaman eleştirdiğimiz TV programları, bilgisayarlar ve çağın getirdiği bir çok kitle iletişim araçları, insanların hizmetine sunulmayacak mı? Elbette ki bu teknolojilerden yararlanılacak ancak sürekli yeni ve farklı olana yönelen bu sektör ister istemez paranın ve kapitalin tükenmek bilmeyen kazanma hırsına göre hareket ettiğinden tıpkı bir sel afetinde selin önüne ne gelirse alıp götürdüğü gibi, insanların güzel hasletleri, duygu, mahremiyet gibi şeyleri de hiçe saymış, bir nevi önüne alıp götürmüştür. Makyevellist bir düşünce edasıyla ?Hedefe ulaşmak için her yol mubah? haline getirilmiştir.

Son olarak Cem Yılmazın dediği gibi eğitim şart. Bu eğitimin en önemli saç ayağı ise aile, okul ve öğretmendir. Bu üç kuruma her zaman çok iş düştüğü unutulmamalıdır. TV programlarındaki filmlere ve bilgisayar oyunlarındaki çizgi filmlere dikkat edilmeli ve şecici davranılmalı… Evet, biliyoruz ki, içinde yaşadığımız yüzyılda teknolojiden kaçış ya da teknolojiye sırt çeviriş olamaz. Gerçeğin ve hayalin ne olduğu, çocuklara yaşlarına uygun olarak anlatılmalı, üzerlerinde otokontrolü iyi kurmalıyız. Çocuklarımıza, saatlerce izledikleri bir çizgi filmin veremeyeceği bir haz olan? SEVGİ? Mucizesini, ancak bizler tarafından verilebileceği gerçeği unutulmamalıdır?

Nevzat ÖZER
Psikolojik Danışman

21 yy da anne ve baba olmak isimli kitabın yazarı”